spot_img
spot_img
spot_img
20.4 C
İstanbul
Cumartesi, Ekim 12, 2024
spot_img

Ofiste Ergonomi

Ergonomi sözcüğü Yunanca ‘ergon=iş’ ve ‘nomos=kanun’ anlamına gelen sözcüklerin birleşiminden olmuştur. İş kanunu anlamını taşır.

Günümüzde ergonomi kavramı yapılan iş ve insanın çalışma gücünün maximum düzeyde dengelenmesi ve bir yandan çalışanın sağlığını korurken, bir yandan da verimliliğin artmasını da içermektedir.

İş ortamının insan anatomisine uygun hale getirilmesi birçok farklı disiplinin bir arada çalışmasının ürünüdür.

Günümüzün büyük bir kısmını çalışarak geçiriyoruz. Sektörler çok farklı da olsa çalışanların büyük bir çoğunluğunun ofis personeli olduğunu görüyoruz. Ofis personeli çalışma saatlerinin hemen hemen tamamını masa başında geçiriyor.

Ofislerde en sık karşılaşılan problemler; aydınlatma, gürültü ve çalışma gruplarının yanlış dizaynı olarak karşımıza çıkıyor. Yaşanan sağlık sorunları da bu problemlerin doğal sonucu olarak karşılanıyor.

Ofis ortamındaki ışığın yetersiz olması ya da dekoratif amaçlı yapılan parlak ışıklar, pencere önüne konan bilgisayar ekranları; göz yorgunluğuna, bir takım alerjik reaksiyonlara , görme bozukluklarına , baş ağrılarına neden olabiliyor. Profesyonel bir aydınlatma, doğru yerleştirilmiş ve kamaşmayı önleyen bir bilgisayar ekranı, 30 dakikada bir verilen gözleri dinlendirme molaları ile bu sorunları engellemek mümkün. Bilgisayar kullanıcılarının periyodik olarak göz muayenelerinden geçmeleri ve göz yorgunluğunu azaltmak için bir çalışma gözlüğü kullanmaları da öneriler arasında…

Ofis ortamının bir başka ve önemli sorunu da gürültü. Özellikle açık ofis sistemlerinde ofisin içinde yer alan  faks, fotokopi cihazları, yazıcılar, çay-kahve makinaları , telefon sesleri, insan sesleri bir araya geldiğinde rahatsız edici bir gürültü oluşturabiliyor. Gürültü çalışanın konsantrasyonunu ve verimliliğini düşürürken, yarattığı gerilim nedeni ile de kas ve eklem ağrılarına, baş ağrılarına neden olabiliyor. Bu nedenle mümkün olduğu kadar açık ofis sisteminden kaçınılması öneriliyor. Açık ofis sistemi bir zorunluluksa; ofis tasarımında bazı detaylara dikkat etmek gerekiyor. Öncelikli olarak gürültü kaynağı cihazların çalışma ortamı dışında bir kapalı odaya yerleştirilmesi gerekiyor. Yeni ofis tasarımlarında fax-fotokopi odaları ve çay-kahve odalarını sıklıkla görüyoruz. Bunların yanı sıra ofis dizaynında kullanılacak ses yutucu malzemelerle gürültüyü minimize etmek mümkün. Zeminde kullanılacak yumuşak zemin kaplamaları, akustik özellikli tavan ve duvar kaplamaları, alçak bölme panellerin kumaş kaplanması öneriler arasında…

Aydınlatma ve gürültü kadar önemli bir başka konuda çalışma gruplarının dizaynı. Uygunsuz bir çalışma düzeni kaslarda ve iskelet sisteminde bir takım rahatsızlıklara neden olabiliyor. Uygun ofis tasarımında en önemli unsur kuşkusuz  çalışma koltuğu. Çalışma koltuğunun tekerlekli, yüksekliği ayarlanabilir olması şart. Ayrıca sırtınızı kavraması ve dik duruşunuzu desteklemesi gerekiyor. Gelişmiş tasarımlarda vücut hareketine uyumlu sırt ve oturak mekanizmaları, bel destek ayarı, sırt sertlik ayarı, kol yükseklik ve açı ayarı gibi bir takım özellikler görüyoruz. Aslında bu tür koltuklar tüm çalışanların ihtiyacı. Ancak yatırım bütçeleri ve bakış açıları nedeni ile bir çok kurumsal firmanın dahi bu tür bir koltuğu Yönetim Kurulu Başkanı, Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcıları gibi üst düzey personel için tercih ettiğini; diğer personel için ise tekerlekli ve yükselip alçalma dışında bir mekanizması olmayan basit bir çalışma koltuğu seçtiğini görüyoruz. Bu yanlış seçimler kas ve iskelet sistemi ile ilgili bir çok soruna neden oluyor. Çok şık döşenmiş ofislerde personel koltuklarında küçük minderler, boyun yastıkları görmek mümkün. Çalışanlar koltuklarıyla ilgili sorunlara bu şekilde çözüm getiriyor.

Tasarımda dikkat edilmesi gereken bir başka konu da çalışma masanızın yerleşimi. Bilgisayar ekranının tam karşınızda olması ve ekran en üst seviyesinin göz seviyenizde olması gerekiyor. Dirseklerinizin altında destek olması ve direk masaya basmaması da önemli. Diğer ekipmanlar bilgisayar kullanırken kolayca erişebileceğiniz şekilde olmalı. Böylece telefona bakarken ya da zımbanızı alırken eğilip, bükülmek zorunda kalmazsınız. Kablolama da önemli bir konu. Cihazlarınızın kablolarının uygun şekilde gizlenmesi ve elinizle kolayca ulaşabileceğiniz yerde prizlerin olması gerekiyor. Ofis kazalarında kablolara takılıp düşme, cep telefonunu şarja takmak için eğilirken yaralanma sık görülenler arasında…

Sonuç olarak çalışan için yaratılan profesyonel  çözümlü ortamlar; işverene maksimum verim olarak geri dönüyor.

Diğer Yazılar

Son Yazılar