TÜBİTAK 1514 Girişim Sermayesi Destekleme Programı tanıtımına katılan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Ar-Ge teşviklerine yönelik önemli açıklamalarda bulundu. Ergün, “TÜBİTAK, girişim sermayesi fonlarına toplam fon büyüklüğünün yüzde 20’sine varan oranda hibe desteği verebilecek. Çağrı kapsamında desteklenecek fonlara verilecek azami hibe tutarı 15 milyon lira olacak” dedi.Türkiye ekonomisinin gelişimi için yapısal reformlara hız verdiklerini söyleyen Ergün, tasarruf ve katma değer üretiminin hayati bir konumda bulunduğunu belirterek, “Katma değeri yüksek ürünler ve teknoloji alanında küresel markalar çıkarmak için ‘TÜBİTAK 1514 Girişim Sermayesi Destekleme Programı’ hazırladık” diye konuştu.
Girişimci gençlerin finansman sorunu yaşadığını belirten Ergün, bu konuda girişim sermayesine büyük görev düştüğünü belirterek şunları söyledi: “Erken aşama teknoloji firmaları için risk, yani girişim sermayeleri çok önemli bir alternatif finansman sistemi. Bugün Silikon Vadisi’nden çıkan birçok firmanın gelişmesinin temelinde bu tür fonlardan yararlanmak var. Risk (Girişim) sermayesi fonları bize kimlerin gelişmeye daha çok müsait olduğunu da, kimlerde potansiyelin daha çok bulunduğunu da gösterecek.”
Bakan Ergün, risk fonlarının sermaye sahipleri için de önemli bir alan olacağına işaret ederek, “Girişim sermayesi, yatırım yapacak yeri olmayan sermaye sahiplerinin de sorununu çözen bir alan oluşturmuş olacak. Girişim sermayesi fonları manipülasyon ve spekülasyonlardan değer elde etmek yerine, gerçek bir değer üretmek üzerinden kazanacaklar” değerlendirmesinde bulundu.
Bankacılık sistemi girişimci için kurak Bankacılık sisteminin bir girişimciye finansman sağlamasının zorluklarına dikkati çeken Ergün, “Bankacılık sistemi bir kredinin yüzde 100 geri dönüşümünü sağlamak için ne yapıyor? Her taraftan bağlıyor. Genel mantık şudur: Maksimum güvence minimum risk, hatta sıfır risk” diye konuştu.
Nihat Ergün, erken dönem teknoloji şirketlerine sağlanacak finansman konusundaki risklerin farkında olduklarını belirtti ve şunu söyledi: “Riskle sermaye doğru orantılıdır. Geleceği iyi tespit etmişsek çok yüksek getiriye ulaşma şansımız da vardır. Girişim sermayesi fonlarının yatırım yaptığı 10 firmadan belki de sadece bir tanesinden yüksek bir başarı elde edilecektir. Ancak o firma küresel bir marka haline gelebilirse bire on, bire bin kazandırması da mümkün olacaktır. İşte böyle bir alanı oluşturmak için bu adımı atıyoruz.”
Girişimcilerin destekleri artıyor
“TÜBİTAK 1514 Girişim Sermayesi Destekleme Programı” ile yerli ve yabancı bütün girişim sermayesi fonlarına destek sağlamış olacaklarının altını çizen Bakan Nihat Ergün, şöyle konuştu; “Bizim destek sağladığımız fonlar da projelere çekirdek ve başlangıç finansmanı sağlayacak. Böylece yenilikçi ürün, süreç, bilgi ve teknoloji geliştirme potansiyeli bulunan şirketlerin erken aşamadaki finansman ihtiyaçları karşılanmış olacaktır. Program birçok yeniliği beraberinde getirecek. Bu program sayesinde yeni fonlar oluşacak, bu fonları yönetecek yeni fon yöneticileri teşvik edilecek, böylece girişim sermayesi ekosistemi her açıdan zenginleşmiş olacaktır. Programa Türkiye’de ve yurtdışında faaliyet gösteren girişim sermayesi kuracak olan fon yöneticileri ve aday fon yöneticileri başvuru yapabileceklerdir. Fon yöneticisi kararını verdikten sonra biz de o yöneticiyi hibelerle destekleyeceğiz.”
Programa ilişkin rakamları da paylaşan Ergün, TÜBİTAK girişim sermayesi fonlarına fonun toplam büyüklüğünün yüzde 20’sine kadar hibe desteği sağlanmış olacağını belirtti. Bakan Ergün, şu bilgileri verdi: “Biz bu programla teknoloji ve yenilikçi firmaların desteklenmesini amaçlıyoruz. Fon süresi, 5 yılı yatırım dönemi olmak üzere, kalan süre de yatırımdan çıkış dönemi olmak üzere yaklaşık 7 yıl ile 12 yıllık bir zaman dilimine devredilecektir. TÜBİTAK’ın hibe ettiği tutar ve buna karşılık gelen kâr fon tasfiye sürecinde fon yöneticisinin performansına göre, özel yatırımcıyla fon yöneticisi arasında paylaştırılacaktır. Biz geriye bir şey istemiyoruz yani. Programın 2013 çağrısını bugün itibarıyla açmış bulunuyoruz. Bu kapsamda ilk etapta desteklenecek fonlara azami 15 milyon lira tutarında bir hibe yapmayı planlamış bulunuyoruz.”
Projeler üzerinde çalışan Teknopark’ların sayısı 52’ye ulaştı
Bakan Nihat Ergün, genç girişimcilerin fikirlerine kamu, özel sektör ve üniversiteler tarafından her zamankinden daha büyük bir destek sağlandığını belirterek, “2002 yılında Türkiye’nin sadece 2 tane teknoloji geliştirme bölgesi, Teknopark’ı vardı ve buralarda teknoloji firmaları destek görürdü. Ama bugün Teknopark sayısı 52’ye ulaştı. Bunun 37 tanesi aktif olarak faaliyet gösteriyor. Yaklaşık 20 bin küsur kişi teknoloji firmalarında istihdam ediliyor, 2 bin 500’e yakın firma buralarda binlerce proje üzerinde çalışıyor, üretim yapıyor, ihracat yapıyor” diye konuştu.
Teknogirişim Sermayesi Desteği Programı’yla genç teknoloji girişimcilere 2009 yılında 100’er bin lira hibe verildiğini anımsatan Bakan Nihat Ergün, geçen yıl başlatılan “2. aşama programı” ile de 550 bin liralık ilave hibeler verildiğini dile getirdi.
Riski kamu üstleniyor
Ergün girişimcilerin para batırmasından çekinmediklerini belirterek, şunları kaydetti: “Bugün bin 34 arkadaşımız bundan yararlandı ve şirketlerini kurdular. Bunların bir bölümünün yollarına devam edemeyeceğini, bir bölümünün batacağını bilerek bu destekleri verdik. Hatta onlara biz size 100 bin lira hibe ediyoruz ama batırmak serbest dedik. Neden? Çünkü bizim ülkemizde çok miktarda parayı gerçekten ama gerçekten kafası çalışmayan çok adam batırdı. Ve hiçbir işe yaramayacak yerlere gitti paramız. 10 tane 100 tane genç 100 bin liramızı batırsa ne olur ki? Bir şey kaybetmeyiz. Amaç şudur ki, bu arkadaşlarımızdan hemen hemen hiçbir tanesi başladığımız günden bugüne batmadılar da. Yollarına devam ediyorlar hala.”